Kayıtlar

Ocak, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

aalborg notları #2

Aalborg'ta ikinci gün, üniversitede geçti çoğunlukla. Erken yattığım için erken uyandım, kent karanlık ve sesiz olduğu için uyandıracak dış etken oldukça az. Saat 8.30'da duraktaydım ama hala her yer karanlıktı, 9'a doğru aydınlandı. Kar hafif hafif başlamıştı. Durakta otobüsün kaçta geleceğine dair liste var ve saniye şaşmıyor. Şehrin dışına doğru çıktıkça kuzeye özgü sivri ya da dik çatılı mütevazi müstakil evler çoğaldı. Şehir içinde de öyle apartman yoğunluğu yoktu gerçi en yükseği 5 katlı birbirine benzeyen evler vardı. Bazı yerlerde lojman benzeri daha tektipleşmiş evler vardı, öğrencilerin ya da göçmenlerin oturduğuna dair izlenime kapıldım. Tabii ki her yerde -o soğuk havada- sabah koşusu yapan ve bisiklete binenler vardı. Yolun yanında, kaldırımla yol arasında özel bisiklet yolları bütün şehre yayılmış durumda. Hatta bisikletler özgü trafik lambaları bile var. Üniversite kampüsü yine yatay bir şekilde organize edilmiş, kampüs girişi diye birşey yok zaten; kentin

aalborg notları

Yolculuk gece 1.30 otobüsüyle başladı; evden çıktığımda ilk kez tek başıma yurt dışında olma fikrine alışmaya çalışıyordum; bu bir özgüven testiydi daha çok. Sabah havaalanında iki üç kişi vardı ve uyuyorlardı; onlara uymaya çalıştım ama heyecan izin vermedi. Asıl işler İstanbul'a inince olacaktı; birkaç internet işi ve para meseleleri. Tabii ki aslolarak vizesiz geçecek olmanın şaşkınlığı. Polis çıkış damgasını kolayca vursa da ben hala arkamdan seslenecekleri korkusuyla ağır ağır yürüdüm envayi çeşit insanın bulunduğu kalabalığa. Kısa süre de olsa lounge konformizmi ve arkasından işte uçaktayım. Gariptir ki Danimarkalı haltercilerin arasındaydım. Sağımda solumda kaslı ergenler vardı. Halter ve kuzeyler; pek ilişkili değildi kafamda. Sanırım onlar da artık standart ve demokrat olmaktan sıkıldılar.  THY'nin süper yemekleri ancak iç hat uçuşlarından farklı olmayan uçaklarıyla işte geldik; bulutların arasından "bir şehre merhaba dedim". İlk şok, havaalanında döviz ofi

Aalborg'tan

Resim
İlk uluslararası konferansım için Aalborg'taydım. Oradan birkaç kare.  Utzon Center Kütüphane'den 80'ler köşesi kampüsten.

Aa...

Kuzeyden bildiriyorum, yuvarlağın yukarısından; bir şeylere başlayacaksak bu A'dan olmalıydı-hatta iki Aa yanyana, öyle oldu. Hayatımızda yeni şeylere başlıyoruz. Denedik ve oldu, olmayacak işler gibiydi. Şimdi ben biraz uzaklaşıp geri döndüğümde yeni biri olacağım. En azından onca yol katetmiş, yolların sonunda dönüp dolaşıp kendine gelmiş bir kişi.