Muhasebe #18
Bir blog klasiği olarak yılın muhasebesi yazısı; diğerleri farklı sanki, bize her gün muhasebe ve her gün hesap kitap. Bütün yıllar aynı. Gün geçtikçe gazı kaçan hayatta tatsızlık baki. Bu yılın en çok uğraştıran işi, ekonomik krizdi. Her şeyin indirimini ucuzunu aramaktan takatim kesildi. Hayat ucuzladıkça kalitesizleşti, ucuzlayan hayat kalitesizdi. Kelime oyunları karın doyurmaya yetmedi. Üzerine bir su içip kendimize geldik. Haftalık birayı azaltıp onda da ucuzu bulma dertlerindeydim. Belki de kaçacak delikler tükendi. Bunu hesap kitap başlığında incelemiştik zaten. Para kadar insanlar da dertti. Hep o twiti hatırladım, İsa'nın 30 yaşında nasıl dokuz arkadaşı vardı? İnsanlardan yana hayalkırıklıklarım hayata dair umutlarımı da azalttı. Mesleğim de keyif vermiyordu. Yazmaktan başka ne biliyordum? Belki toprağa yeniden dokunmak gerekiyor. Ben de babam gibi köyün yolunu mu tutacağım? Armut dibine mi düşer? Filmde olduğu gibi, Elmaların gideceği yer diğer elmaların yanı mıdır? ...