müzikal savruluş (ya da homesick)

Pek çok konuda olduğu gibi, müzik açısından da farklı ve çeşitli şeyleri deneme-arama kaygısında değilimdir. Az ve öz sayıda şeyi sevme-onlarla hemhal olma-kendimi onlara adama tavrı, daha bana göre. Geniş müzik bir müzik arşivine sahip değilim. Sevdiğim grupları, kişileri, albüm bazında değerlendiriyorum; bir albümü seviyor veya sevmiyorum, tektük aradan şarkı seçmek zor geliyor. Eş dost-arkadaş önerileri de beni ayakta tutmaya yetiyor yeni tatlar konusunda...

diskötek'in 2 yaz önce verdiği CD'yi öğütmekteyim hala. İçinde The National'a takılıp kalma derecesinde bağlandığım CD... Diğerlerine de sıra geliyor. Kings of Convenience-Riots on Empty Street (I'd Rather Dance With You şarkılarının klibi de dönüyor tv'de) ile, Rufus Wainwright da Poses albümleri ile yeni favorilerim arasına giriyor bugünlerde. Pek bir değerli seçimler yapmış üstad! Tabii ki bu müzikal savruluş, ruh halinin ve kemale doğru giden yaşın etkisiyle yol almakta; yoksa kontrolsüz bir yuvarlanma-nedensiz bir arayış değil.

işte Homesick; KoC-RonES'in açılış parçası:

i'll lose some sales and my boss won't be happy
but i can't stop listening to the sound
of two soft voices blended in perfection
from the reels of this record that i've found
every day there's a boy in the mirror asking me:
what are you doing here?
finding all my previous motives growing increasingly unclear
i've traveled far and i've burned all the bridges

i believed as soon as i hit land
all the other options held before me
would wither in the light of my plan
so i'll lose some sales and my boss won't be happy
but there's only one thing on my mind
searching boxes underneath the counter
on a chance that on a tape i'd find
a song for someone who needs somewhere to long for
homesick because i no longer know where home is


(blogtaki 100.yazımmış yahu, ne güzel!)

Yorumlar

sherlotte holmes dedi ki…
bu adamların üzerimdeki etkisini kelimelerle ifade edemiyorum ben -hatta anlatmaya çalışırken de böyle klişelere mecbur kalıyorum :)... homesick ne güzel şarkıdır...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Annemsiz ilk doğum günü

Çok gezen mi bilir çok okuyan mı?

Öyküler