olması gerektiği gibi
38/1'de oturdum ve içtim. Her şey yerli yerindeydi. Olması gerektiği gibiydi. Bütün masaları tek tek dolaştım. Hepsi elimin altındaydı. Üç çeşit yemek yaptım ve yedim. Hepsi birbirinden harikaydı. Cebeci çayırında 4 gol seyrettim ve sonra uyuklayıp zamanın geçmesini bekledim. Okudum ve yazdım. Birbaşımaydım. Düşlerimden daha dün ayılmıştım. Onca zaman hiç uğruna üzülmüştüm ve çarşılara süzülmüştüm. "Kördüm ve daha iyi görebiliyordum". Kimseyi arayıp sormadım. Onlar da beni sormadı. Her şey yerli yerindeydi. Olması gerektiği gibiydi. Pazar akşamı güneşi kalenin alt sokaklarında batırdım. Dar ve sessizdi. Az sonra başlayacak düğün için döner dönüyordu. Ben de evime döndüm. Evde harika bir insan oluyordum. Kendime hiçbir sorun çıkarmıyordum. Bulaşıkları yıkadıkça sorunlar da çözülüyordu. Kimseye bulaşmamak en iyisiydi. Her şey yerli yerindeydi. Olması gerektiği gibiydi.
Yorumlar